Safra (Sıvısı) nedir, ne işe yarar? İşte sırrı…

Sağlık Köşesi

Safra (Sıvısı) Nedir ve Ne İşe Yarar?

Safra, karaciğer tarafından üretilen ve safra kesesinde depolanan önemli bir sindirim sıvısıdır. İhtiyaç duyulduğunda (genellikle yemekler yenildiğinde) on iki parmak bağırsağına salgılanır. Safra, kolesterol, su ve safra tuzları gibi maddeler içerir ve günlük olarak yaklaşık yarım litre üretilir.

Safra, yağların sindirilmesinde önemli bir rol oynar. Özellikle yağlar, sindirildiğinde vücuda enerji sağlar ancak sindirilemezse baş ağrısı gibi sorunlara neden olabilir. Safra tuzları, yağ moleküllerini suyla karıştırarak suda asılı hale getirir ve bağırsaktan emilimini sağlar. Ayrıca, A, D, E ve K gibi yağda eriyen vitaminlerin emilimi için de gereklidir.

Ayrıca, safra kan hücrelerinin yıkım ürünü olan bilirubini vücuttan atmada önemli bir rol oynar. Safra olmadığında mideden gelen asidik maddeler ince bağırsakları doğrudan etkileyebilir, bu nedenle safra, sindirimi kolaylaştırır.

Safra kesesinin görevi sadece safra depolamak değil aynı zamanda salgıyı konsantre hale getirerek vücuda iletmektir. Ancak, safrada yoğunlaşan maddeler safra taşı oluşturabilir ve bu da ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Safra taşı, karın bölgesinde şiddetli ağrılara neden olabilir ve tedavi edilmezse ölümcül olabilir.

Safra Taşı Kimlerde Görülür?

Yaklaşık olarak her on yetişkin kişiden birinde safra taşı görülmektedir. İlginç bir şekilde, safra taşı olma riski taşıyan kişiler İngilizce’de “F” harfiyle başlayan beş grupta toplanmıştır. Bu grupta; bayanlar, kırklı yaşlarda olanlar, obez bireyler, doğum yapmış olanlar ve açık tenli kişiler bulunmaktadır.

Safra kesesi rahatsızlıklarında erken teşhis önemlidir ve genellikle ultrasonografi yöntemi kullanılarak teşhis konur. Cerrahi müdahale gerekebilir ve safra kesesi çıkarıldıktan sonra yağlı gıdaların sindirimi zorlaşabilir. Bu nedenle, sağlıklı bir yaşam için yağlı gıdaları sınırlamak önemlidir.

Related Posts

Uzmanlardan kritik kene uyarısı: Elinizle ezmeyin!

Erciyes Üniversitesi’nden(ERÜ) Prof. Dr. Orhan Yıldız, “En büyük hatalardan biri, insanlar keneyi kendi çıkarıp tırnakları ile ezmeye çalışıyor. Bu yüzde 100 bulaş anlamına gelir. Bu nedenle bu tür uygulamalardan kaçınmak gerekir” dedi.

Kesi ve yara izi yok! Tümörleri buharlaştıran mucize tedavi: Ablasyon

Son yıllarda kanser tedavilerinde yaşanan gelişmelerle özellikle girişimsel onkoloji kavramı ön plana çıkmaya başladı. Girişimsel Radyoloji Uzmanı Doç. Dr. Ahmet Murat Dökdök, tümörleri ısıyla eriterek adeta buharlaştıran ablasyon tekniği hakkında önemli bilgiler verdi.

Bayram sofrası keyif mi, kâbus mu? Uzmanından 10 altın tavsiye

Diyetisyen Yıldız Melek Aksoylu, Kurban Bayramı’nda artan kırmızı et, tatlı ve hamur işi tüketiminin sağlık sorunlarına yol açabileceğine dikkat çekerek, bayram sürecinde sağlıklı beslenmenin püf noktalarını paylaştı.

Kalp Damar Hastalıkları O Yaştan Sonra Daha Riskli

Kalp damar hastalıkları 65 yaşından sonra daha riskli hale geliyor. Uzmanlar erken müdahalenin önemine vurgu yapıyor. 

Polen ve toz alerjisi gözleri nasıl etkiliyor? Uzmanından uyarılar

Yaz aylarında gözde görülen allerjik hastalıklara dikkat çeken Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Mediha Tok Çevik, ’’Gözlerde allerjik reaksiyonlar, duyarlı olunan etkene maruz kalındığında ilgili allerjene karşı hassas olan gözlerin verdiği kızarıklık, şişlik, sulanma ile ortaya çıkar’’ dedi.

Evliliklerin ilk 1 yılında ortaya çıkıyor: Öpüşürken bulaşan bu hastalık daha öncekileri unutturacak

İranlı araştırmacı Reza Rastmanesh önderliğindeki yeni çalışma, depresyon ve anksiyetenin sadece duygusal etkileşimle değil, öpüşme ve yakın temas yoluyla ağız bakterileri aracılığıyla da partnerler arasında “bulaşabileceğini” ortaya koydu.